Son Osmanlı Mebuslar Meclisi'nin kapatılması ve İstanbul'un işgali üzerine, Mustafa Kemal Türk Milletine yayınladığı beyannamede:
Yedi yüz senelik Osmanlı Devleti'nin hayat ve hakimiyetinin sona erdiğini, Türk Milletinin medeni kabiliyetini, hayat ve istiklal hakkını ve bütün istikbalini korumaya çağırıldığını bildiriyordu.
Madem ki artık memleketin mukadderatına el koyacak bir makam yoktu, şu halde bunu yaratmak lazımdı. Bunun için de Ankara'da milletin temsilcilerinden ibaret fevkalade yetkiye sahip bir meclis kurmak ve milletin idaresini bu meclise vermek icap ediyordu. Mustafa Kemal Temsil Heyeti adına, illere, sancaklara ve kolordu komutanlıklarına bir genelge göndererek yeni seçimlerin yapılmasını istedi. Bu genelgede Anadolu'ya geçen milletvekillerinin haklarının saklı tutulacağı da bildiriliyordu.
Mustafa Kemal Meclisin açılışı için hazırlıklarla meşgulken bir taraftan da İstanbul Hükümeti ve Anadolu'daki İtilaf Devletleri kuvvetleriyle mücadele ediyordu. Evvela elindeki kuvvetleri toplayarak, Afyonkarahisar ve Eskişehir'deki İngiliz kıtalarını geri çekilmeğe mecbur etti. Anadolu'daki İtilaf Devletleri'ne mensup subayları da tevkif ettirdi. Böylece yabancıların herhangi bir harekete geçmelerine engel oldu.
İtilaf Devletleri'ne karşı direnip direnmeyeceği sorulduğunda şöyle konuşur:
"Amacımız milli sınırımız içinde toprak bütünlüğümüzü ve milletin bağımsızlığını sağlamaktadır. Buna engel olmak üzere karşımıza kim çıkarsa çıksın mutlaka çarpışırız ve başarırız. Bu konudaki kararımız ve inancımız kesindir."
Türkiye Büyük millet Meclisi'nin toplanması için, yapılan hazırlıklarla bizzat halk meşgul olmuştu. Hatta Ankaralılar kucaklarında taşıdıkları kiremitlerle binanın üstünü örtmüşler, toplantı salonuna okullardan getirdikleri sıraları yerleştirmişlerdi. Diğer taraftan Meclisin açılış günü, düşman işgali altında bulunmayan kısımlarda büyük ölçüde milli ve dini törenler yapılması kararlaştırılmıştı.
23 Nisan 1920 Cuma günü, başlarında Mustafa Kemal olmak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri Hacı Bayram Camiinde namaz kıldıktan sonra hep birlikte merasimle Meclis binasına gelinmiş, orada vatan ve milletin selameti ve bağımsızlığı için dua edilmişti. Meclisin en yaşlı üyesi olan Sinop Mebusu Şerif Bey Meclisi Başkanlığına getirilmiş, böylece Türkiye Büyük Millet Meclisi açılarak vazifesine başlamıştı.
Mustafa Kemal, Meclise Ankara Milletvekili olarak katıldı. Mecliste ilk sözü alarak Mondros Ateşkes'inden o güne kadar, Türk Milletinin geçirdiği mücadele safhalarını anlatarak demiştir ki:
"Hayat demek mücadele, müsademe demektir. Hayatta muvaffakiyet, mutlaka mücadelede muvaffakiyetle mümkündür. Bu da manen ve maddeten kuvvete, kudrete istinat eden bir keyfiyettir."
Aynı gün Meclise verdiği önergede:
1-Hükümet kurmak zorunludur.
2-Geçici kaydıyla bir hükümet başkanlığı tanımak doğru değildir.
3-Milli iradenin temsilcisi Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir.
4-Memlekette Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin üstünde hiç bir kuvvet yoktur.
5-Kanun yapmak, kanunları yürütmek Büyük Millet Meclisi'nin hakkıdır.
6-Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından ayrılan bir heyet hükümet işlerini görecek, Meclis Başkanı bu heyetin de başkanı olacaktır.
Not: "Padişah ve Halife, altında bulunduğu baskıdan kurtulduğu zaman Meclisin düzenleyeceği kurallar içinde durumunu alacaktır" denilmektedir.
Meclis bu önergeyi aynen kabul etti. Böylece Türkiye Büyük Millet Meclisi bir "Kurucu Meclis" karakterini almış ve yeni bir rejimin temelleri atılmıştı. Yalnız mecliste tam bir fikir birliği yoktu. Osmanlı Mebuslar Meclisi'nden gelen milletvekillerinden birçoğu meclisin ismine itiraz ediyorlardı. Bazısı da meclisin, dağılan son Osmanlı Mebuslar Meclisinin bir devamı olmasını istiyorlardı. Halbuki bu meclis kapatılmış, Padişah ve Hükümeti, bağımsız bir devletin temsilcisi olmaktan çıkmıştır.
Başkan seçimi de mecliste tartışma konusu oldu. Bir heyet Mustafa Kemal'e ordunun başına dönmesini, başkan seçilmemesini önerdi. Bu öneri Mustafa Kemal tarafından kabul edilmediği gibi, meclis de muhalefete rağmen çoğunlukla Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Mustafa Kemal'I seçti (24 Nisan 1920). Mustafa Kemal'in Başkanlığında ilk Bakanlar Kurulu kuruldu (3 Mayıs 1920). Bu hükümete; Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti denildi.
Hükümet kurulduktan sonra Mustafa Kemal, Büyük Millet Meclisi'nin kurulduğunu bütün yabancı devletler Dışişleri Bakanlıklarına bildirdi (30 Nisan 1920).